Cildin yağlanması, hem kadınlar hem de erkekler için ortak bir sorundur. Bu durum, kozmetik açıdan rahatsız edici olmanın yanı sıra, sağlık açısından da önemlidir. Cilt yağlanması genellikle genetik etkenlerden kaynaklanır ve bazı cilt tipleri bu duruma daha yatkındır. Özellikle karma ve kuru cilt tipleri, hormonal değişiklikler, stres ve bazı sağlık sorunları nedeniyle aşırı yağlanabilir. Bu tür yağlanma, genetik etkenlerden kaynaklanan yağlanmaya göre daha kolay tedavi edilebilir.

Tüm cilt tipleri belli miktarda yağ üretir. Ancak bazı ciltlerdeki yağ üretimi rahatsızlık verecek derecede fazla olabilir ve çeşitli cilt rahatsızlıklarına yol açabilir. Bu nedenle, cilde özel bir bakım uygulanmalıdır. Yağlı bir cilt dışarıdan parlak görünse de genellikle sağlıksız ve cansız bir görünüme sahiptir. Ayrıca, kaygan bir hisse neden olur ve kişinin cildini kirli hissetmesine yol açar. Aşırı yağ üretimi nedeniyle ciltteki gözenekler belirginleşir ve siyah nokta oluşumu artar. Bu nedenle, yağlanmış ciltlerde akne oluşumu yaygındır. Ancak yağlı cilde sahip olanlar, ciltlerinin daha geç yaşlandığını da gözlemleyebilirler; bu belki de bir avantajdır.

Ciltteki yağ lipitleri ter ve diğer materyallerden oluşur. Yağ bezleri, ciltteki yağı üreten kısımdır. Bu bezler el ve ayaklarda az miktarda bulunur, ayak tabanı ve el ayasında ise hiç yoktur. Özellikle çene, sırt ve alında daha fazla yağ bezi bulunur. Bunun dışında cinsel organlarda ve kulak kanalında da fazla miktarda bulunur. Kanallarla birbirine bağlı odacıklardan oluşan yağ bezelerinde kanalların içi cilt yüzeyindeki hücrelere benzer hücrelerle kaplıdır. Çoğu kıl kökleri ile birlikte cilt yüzeyine açılır. Bazıları ise kıl kökleri olmadan cildin yüzeyine kadar çıkar.

Ciltte salgılanan yağ, yüzeydeki sıvı kaybını engeller. Bakteri ve mantarlardan koruyan etkisi vardır ve koku oluşumunu da engeller. Bağışıklık sisteminde önemli bir yeri olan Propionibacterium acnes denilen bakteri kolonizasyonunda etkilidir.

Öncelikle cildin temizlenmesine özen gösterilmelidir. Düzenli şekilde yıkanan ciltten ölü hücreler ve yağ tabakası temizlenir. Ancak cildin gereğinden fazla yıkanması da önerilmez. Sabahları ve akşam cilt temizliği yapılması yeterlidir. Bunun için temizleme jeli ve sabun seçiminde dikkatli olunmalıdır. Cildi kurutmayacak, yağlı cilt tipine uygun ve pH değeri düşük olan ürünler tercih edilmelidir. Daha çok meyve asidi içeren ürünler kullanılması önerilir. Daha sonra ciltte tonik kullanılabilir. Cilt her zaman ılık suyla durulanmalıdır. Makyaj kalıntıları her akşam temizlenmelidir. Bu uygulama, cildinizdeki yağı temizlediği gibi, kimyasallardan da arındırır. Bunun dışında beslenmeye dikkat edilmeli, stresten uzak kalınmalı ve cilt arındırıcı maskeler belirli zamanlarda uygulanmalıdır. Mutlaka cilt tipine uygun bakım ürünleri kullanılmalıdır. Bazen hatalı cilt bakım ürünleri kullanılması da cildin yağlanmasına neden olabilir.